Saçının telini dünyalara değişmem derdin ya ben kısacık kestirdim, o saçları hem sen yoktun ki zaten kim okşayacaktı?
'ocağında ateş olsam yar yar
pencerende güneş olsam yar yar
bahçende gülün olsam yar yar
dalında bülbül olsam yar yar'
Biliyor musun hep gülecek? Hep şiirden bahsedecek. Sen bilmeyeceksin yaralarını belki kitabını okuyanlar da. O, hep güldüğü için göğsünde kanamamış yaraları görmeyecekler sevgili.
O hayaller artık bize çok uzak sevgili, ben artık gece yatağında üşürken sevgilisini düşünen o küçük değilim. Ben gece yatağında üşürken.Ben hayallerimi seninle kurdum, hayallerim kirlenmedi nereye gittiği belli olmayan hayatlarda.
Evet sen hep vardın, yakındın. Evet beni bu gerçekleşmesi mümkün olmayan hayaller ayakta tuttu. En güzel şiirlerimi seni değil ama hayalini düşünerek yazdım. Ve ben seni değil gülüm, o hayali sevdim.
Bağışla sevdiğim şiirden başka bir şey gelmedi elimden, hem biliyorsun evlenseydik, bizim, iki oğlumuz, iki kızımız olacaktı, kızımızın saçında yıldızlar parlayacaktı, her birinden aşıklar dilek tutacaktı, onun adı bahar olacaktı, aynı aşkımız gibi. Küçük oğlumuz ablasını kıskanacaktı. Ama biz ona sevgimizi verecektik, mama yedirirken ve hep ellerinden öpecektik yavrucağı.
Evet sevdiğim ben o, gerçekleşmesi mümkün olmayan hayali sevdim. Aynı yalnızlığım gibi, çocuklarım gibi, şiirlerim gibi …
19 Ağustos 2009 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder