31 Aralık 2009 Perşembe
AĞLAMAYI BİLEN GÖZLER İÇİN O BİR ERDEMDİR..
Gül yüzlülerin kirini gülsuyu kokan gözyaşları alır.
Ve damla ,damla gül dökülen ellerde gül kokusu kalır.
Tohumu eken bilir,
Göz yaşın döken bilir,
Gül kAdrin diken değil,
Çileyi çeken bilir,
Ve ey gözyaşım,
Bulutuna sadık yağmurlar gibi gel, ve kadim bir dostu uğurlar gibi git.
Geceyi içine döken tomurcukların yeşiliyle gel; goncayı açılsın diye bekleyen bülbülün diliyle git. Bülbüller konan dallarda yaprak gibi gel, ve derinlerde bendini yıkan bir ırmak gibi git.
Pişmanlık dolu yüreklerden sancılarla git
Ve ağlamaktan korkma gözüm!..Ağla ki kirlenmiş olan vicdanın gözyaşınla yıkansın
Ağlamak hassas ruhların ferahlama gayreti ve vicdan da yanan ateşi göz yaşlarıyla söndürme hamlesidir.
Bir ateş düşünün, dumanı âh ile çıkar da külleri göz yaşına karışır yaHayat bir mum alegorisidir hani, mumun başındaki yanış gözde yaş olur da gözyaşı alevle barışır yaAlev can ipliğini yakınca, acıdır ki, bedenini eritir de mumun, su ile alev birbiriyle yarışır ya
Gözyaşıdır ki yıkayarak yakar, yakarak yıkar. Arıtır ve eritir; temizler ve gizler Fazilettir, diyettir Bu yüzden denilir ki gözyaşı yiğitler kârıdır ve civanmertler vakarıdır.
Şaire unuttuğu mısrayı bir gözyaşı hatırlatır, şehrazad üveyikler uçuran acıları bir gözyaşı anlatır. Sancılı damarlarda ölümcül çılgınlıkları gözyaşıdır okuyan satır satır.
Toplasan gözyaşlarını âşıkın, dalgalı bir deniz olur; süzülürken bağrından, yakar geçer iz olur. Yalnız doğar gibi her insan, yalnız akar her damla ve yağmur yağmur gözyaşıyla ıslanır nisan.
En son, yağmur kuşları konar kuşpalazı çocukların salıncaklarına, gözyaşı şefkat olur.
MADEM Kİ GÖZYAŞI BİR KUTLU DEMDİR...AĞLAMAYI BİLEN GÖZLER İÇİN O BİR ERDEMDİR..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder